5 Eylül 2012 Çarşamba

Diş doktoru :(

2 gün önce diş doktoruna gitme kararı aldım. ( Sanırım kaşınıyorum biraz. Ağrısız sızısız doktora gittim. ) Sabah oldukça asabiydim. Diş taşlarımı temizleyecek doktor diye internette bulduğum bütün yazıları okudum. Diş doktorlarından daha çok şey öğrendiğime eminim. Doktora gidiyoruz ama yolda resmen kıvranıyorum. Bi karın ağrım var ki ölüyorum sanki. Annemde tabii her zamanki gibi kadının tekine geçmiş olsun dedi. Kadın çöreklendi başımıza. Bunlar çok kaba dedi. Ben zannediyorum ki hastanedeki doktorlardan bahsediyor. Aldı beni bir korku. 17 yıllık ömrü hayatımda ilk defa devlet hastanesinde bir doktora ağzımı açacağım. :D Anne kalk gidelim bak benim param var Arzu halleder nolcak diyorum. Annem saçmalamasana. Kadın doktorlardan değil dişlerinden bahsetti. Kaplama yaptırmış alışamamış daha ondan dedi. Ben yemiyorum doğal olarak. En sonunda bizim doktoru gösterdi doktor çok iyi de biz canımızın kıymetini bilmediğimizden bi ağrısı olduğu zaman geliyoruz e o zaman da çok canımız yanıyor dedi. Sonunda rahatladım. Sol tarafta da iki çocuk. Ordan beni kesiyorlar. Ben hastaneden çıkınca ağzım yüzüm yamuk yumuk olur diye yataktan kalktığım gibi gittim ama dünya üzerinde o halimle bana bakacak aptallar da varmış işte. Neyse. Bide onlara sinir oluyorum. Doktor adımı ve soyadımı söyledi. Çocuklar tabii anında adımı akıllarına kaydettiler. Annemle kalktık gittik. Kadın hemen koltuğa aldı beni. Dudağımı 2 metre aşağıya saldım anneme bakıyorum. Hemen bastı karı iğneyi. Tek iğneyle tüm ağzımı elden geçirdi pislik. Diş taşlarımı temizledi ohh bitti derken karı başladı sağ alt dişlerimden birini didiklemeye. Bak ya dilini kesicem ya dudağını hareket etme diyor ama ben nasıl durayım yerimde. Ölüyorum sandım. Ben nerden bileyim çürüğü temizlediğini. Kendi kendime başladım salak karı diş bırakmadı yeminle diş taşı, diş taşı derken dişten olduk iyi mi, aptal kız, aptaaal diyorum. Neyse en sonunda benimki bitti. Annemde takıldı biraz. :D Sonra gidiyoruz ama ben bi sinirliyim kadına. O da bana sinirli tabii. Dolguyu yaparken acıma rağmen ben bi daha devlet hastanesine gelmem cidden gelmem bu ne böyle ya dedim. Kadında ağzımın içine apartman dikti mübarek. Belli etti sinirini. Çıktık dışarı. Annem dur azıcık oturalım diyor ama ben bi hışım çıktım hastaneden. Annem durakta ben aldım telefonunu babamı aradım. Hiç nasılsın falan diyemeyeceğim bok gibi yaptı pislik karı. Özele gitseydik 1 diş için 50 tane iğne vururlardı. Tek seferde 3 dolgu yaptı kadın. Açlıktan ağzım koksa gelmem ben bi daha buraya. O bu hastane çok iyiymiş çok diyenlerde otobüsten falan dışını gördüler herhalde derken başladım ağlamaya. Babam da neyse buda deneyim oldu bak. Bir şey olmaz geçti gitti işte gibi bir sürü teselli cümlesi kurup kapattı telefonu. Ve bu hikayenin sonunda sizin hiçbir halt öğrenemediğiniz gibi benimde tek öğrendiğim canımdan can gitti o koltukta. Hatta belki de zengin koca bulmanın ne kadar mühim bir mesele olduğunu öğrendim... 


Hiç yorum yok: